NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
عَنْ
أَيُّوبَ
عَنْ نَافِعٍ
عَنْ ابْنِ
عُمَرَ
أَنَّهُ
وَجَدَ الْقُرَّ
فَقَالَ
أَلْقِ
عَلَيَّ
ثَوْبًا يَا
نَافِعُ
فَأَلْقَيْتُ
عَلَيْهِ
بُرْنُسًا فَقَالَ
تُلْقِي
عَلَيَّ
هَذَا وَقَدْ
نَهَى
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَنْ
يَلْبَسَهُ
الْمُحْرِمُ
Nâfi'in İbn Ömer'den
rivayet ettiğine göre İbn Ömer Üşümüş de,
"Ey Nâfi, üzerime
bir elbise atıver" demiş. (Nâfi diyor ki): Ben de üzerine bir bornoz
attım. Bunun üzerine; "Sen bunu benim üzerime atıyorsun ama, Rasûlullah
(S.A.V.) ihramlı bir kimsenin onu giymesini yasak etti dedi.
İzah:
Buhârî, hac; Nesâî,
menâsik
Aslında bornoz
denilen parke, kollu hamam havlusu,
palto ve benzeri dikişli giyecekleri örtünmek, bir ihramlı için sakıncalı
değildir. Sakıncalı olan bu giyeceklerin giyilmesidir. Örtünmek, giyinmekten
tamamen farklıdır. Bu bakımdan Hz. Ömer'in bu sözü bir ihramlınm bornoz ve
benzeri dikişli giyecekleri örtünmesinin haram olduğunu göstermez. Ancak bu
konudaki titizliğini, zühd ve takvasını, yahut da onunu ihramlı bir kimsenin,
dikişli elbise giymesini mekruh saydığını gösterir. Çünkü Resûl-i Ekrem
Efendimiz bu çeşit elbiseleri ör-tünmekten hiçbir zaman nehyetmemiştir. Nitekim
Beyhâkî'nin rivayet ettiği "Bu nedir? dedi. Ben de "Bornozdur"
dedim. Bunun üzerine "Onu benden uzaklaştır" dedi"[Beyhâkî,
es-Sünenü'l-kübrâ, V, 52.] anlamındaki hadis-i şerif ile Ahmed b. Han-bel'in
rivayet ettiği; "İbn Ömer üşümüştü üzerine bir bornoz attım. Bunun
üzerine, "bu nedir?" dedi. Ben de "bornoz" deyince,
"onu benden uzaklaştır. Sen Rasûlullah (S.A.V.)'ın ihramlı bir kimsenin
bornoz giymesini yasakladığını bilmiyor musun?" dedi.”[el-Fethu'r-Rabbânî,
XI, 196; Beyhâkî, es-Sünenü'l-Kübra, V, 52.]